Esnaf’tan odalara sitem
Yenibosna’da restaurant işleten Murat Başaran, esnaf ve ticaret odalarına sitem dolu bir açıklama yaptı.
Bahçelievler Yenibosna Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi üzerinde restaurant işleten Murat Başaran, esnaf ve ticaret odalarının kendisine üye olan esnafın hakkını savunmadıklarını ve odaların görevlerini merak ederek ettiğini, ON2AY Haber Sitesine yazılı bir açıklama sordu.
Esnaf Murat Başaran’ın kamuoyuna yaptığı sitem dolu yazılı açıklaması;
Güzel ülkemin güzel insanları, 30 yıllık esnaf ve ticaretle uğraşan birisi olarak çok merak ettiğim bir husus var ve ben bu meseleyi sizlere sormak ve paylaşmak istedim…
Hepimizin bildiği gibi evlerimizde iki, üç oda vardır; Kimisi çocuk odası, kimisi misafir odası, kimisi yemek odası, kimisi yatak odası vesaire… Bunları hepimiz biliyoruz… Benim merak ettiğim husus, Türkiye Cumhuriyeti’ndeki odalar yani oda dediysem bizim evlerimizdeki odalar gibi değil, tabii ki sözde ve tabelada ismi yazan ticaret odası esnaf sanatkar odası, kasaplar odası ne bileyim lokantacılar odası, bu odalara saymakla bitmez…. Bir işe başlıyorsunuz, ticaret yapacaksınız bir odaya kayıt olmanız isteniyor. Sizden işte yıllık aidatı kağıt parası mürekkep parası bunlar alınıyor o da sizi himayesi altına alıyor. Sözde sizin hakkınızı savunacak. Peki kayıt olduğum oda bana karşılığında hangi hizmeti veriyor veya ticaret yapan bütün insanlara sormak isterim odalardan hangi hizmetleri alıyorsunuz, faaliyet belgesi dışında.. Dedik ya ticaret yapıyoruz; Misal ben lokantacıyım restaurantım var. Yıllarca metro inşaatından dolayı mağdur edildim. 6 yıl mağdur oldum. Benim yanımda İstanbul Ticaret Odası yoktu. Bırakın olmayı, muhatap bile bulamadım. Dün İstanbul Ticaret Odası’na aidat ödedim. Yaklaşık 10 bin liraya yakın bu paranın karşılığında İstanbul Ticaret Odası bana faaliyet belgesi dışında hangi hizmeti sunuyor veya herhangi bir oda. Bunları gerçekten merak ediyorum; Bu odalar niye, var niçin var.
‘BİZDEN ÇOK KAZANIYORLAR’
Ülkemizde enflasyon almış başını gidiyor, gıda fiyatları her gün değişiyor, yetişemiyoruz. Restaurantlar boykot ediliyor; Mesela lokantacılar federasyonu başkanı çıkıyor, diyor ki işte devlet bize yetki vermiyor, bize yetki verse biz düzenleme yaparız vesaire vesaire… Aslında bunların hiçbir şey yapmaya mecalleri yok, hiçbir şey yapmak işlerine gelmiyor. Bugün küçük bir işletme, diyelim ki lokantacı yemek sepeti, getir, trendyol, yemek çekleri işte ticet, multunet bunun gibi bir sürü sayısını bile ben hatırlayamıyorum. Bunlar hiçbir şey yapmadan bizlerden yüzde 10’lardan başlayıp %40’lara kadar çıkan komisyon alıyorlar ve ben sattığım üründen %15 kar ettiğim zaman mutlu oluyorum. Ama bu şirketler hiçbir şey yapmadan %40’lara varan bir oranı bizden alıyorlar, hak mıdır, bu? Bu meseleyi defalarca odalara yazdık, netice hiçbir şey, sıfır, muhatap yok…
‘NERDE BİZİM ODA BAŞKANLARIMIZ?’
Fiyat etiketlerinin, fiyat listelerinin boşa çıktığı, sadece vicdanların konuştuğu son zamanlarda insanlar haklı olarak isyan ediyorlar. Normal fiyatlarda ticaret yapan esnafla, fahiş fiyatlarda ticaret yapan esnaf aynı kefeye konuluyor. Dışarıda bir kafeye gidip, bir kahve içtiğiniz zaman 80 liradan başlıyor, 200 liraya kadar çıkabiliyor. Bir fincan kahve… Misal Yenibosna’da 270 liraya yediğiniz bir kebap ne bileyim Beşiktaş’ta, Kadıköy’de 400 lira, 450 lira olabiliyor ve bu da ister istemez insanların esnafa tepki göstermesine sebep oluyor … Peki, nerde bizim oda başkanlarımız? Bugüne kadar ne bir oda ne de bir yetkili tanıyabildim; Gidip bir esnafa hayırlı işler deyip, hasbıhal eden. İstanbul Ticaret Odası oda değil de doğrusu sanki kendi başına bir devlet olmuş, Çalışanların verdiği intiba onu gösteriyor. Telefon açtığınız zaman bile, bir şey soracağınız vakit resmen insanı azarlıyorlar. Halbuki benim aidatlarımla ayakta duran bir yer, onlarca insan çalışıyor ve bunların hiçbir tanesi asgari ücret maaşı falan da almıyorlar, ama sahip çıkmaları gereken bizleri tepeden bakarak küçümsüyorlar ve hakaret derecesine varan davranışlarda bulunuyorlar, maalesef. Ama maalesef işin gerçeği bu… Şimdi ben devlet büyüklerine ve Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan bütün insanlara ve dahi ticaretle uğraşan bütün kardeşlerime soruyorum, bağlı bulunduğumuz odalar bu ülkede ne iş yapar? Bizim haklarımızı savunması gereken odalar, neden çalışanlarına edep, üslup, adap öğretmezler? Ve bu oda başkanları neden iş üretmezler? Neden problemlerimizi çözmezler? Bunları yapmayacaklarsa, neden koltukları ve mekanları işgal ediyorlar? Neden bizden aidat alıyorlar? Bunları merak ediyorum, şahsım olarak…
Herkese hayırlı günler, hayırlı kazançlar, bereketli işler diliyorum…